Bolu Belediyesine çöp konteyneri hakkında hiç diyecek lafımız yok .Belediye Allah versin neredeyse 50 metreye bir konteyner koymuş sorun belediye ve çöp toplayanlarda degil sorun insanlarımızda elindeki çöp posetini ve çöp torbasını çöp konteynerinin yanına kadar getiriyor ama nedense konteynerin içine atmıyor dışarı yanına bırakıyor.
Bence bu konuda Belediyenin yapacagı tek sey insanları çöp konusunda eğitmek.
İşe giderken bakıyorum yerler çöp içinde, çoğu da kullanılmış maske. işten dönerken bakıyorum yine çöp. çöpçülerin sinir krizi geçirmemesi için bir neden göremiyorum. adamlar ağaçlardan dökülen yaprakları toparlayıp bir yere kümeleyecekken dağdan inme kişilerin pislikleriyle vakit kaybediyor boş yere.
bizim milletin en pis huyu budur. başkasına hayat hakkı tanımamak, angarya iş çıkarmak, kendi yapması gerekenleri alakasız insanlara yükleyip onların vaktini çalmak yalnızca bizim millete özgüdür.
Güya çöp konteyneri bulamadığı için yediği çikolatanın ambalajını ağacın dibine atar. su şişeleri hep oradadır zaten. izmaritlere değinmiyorum bile.
Devlet ekstra vergi istiyorsa, şu nikotin bağımlısı insanların sigarayı yere attıkları an durdurup ceza makbuzunu alınlarına yapıştırsın.
yıldım bu ülkenin pisliğinden.
bizzat kendi gördüğüm bir örnek olarak Avrupa ülkelerinde Bizdeki kadar her yerde her noktada çöp konteyneri göremezsiniz açık alanlarda doğru düzgün hiç çöp kutusu yoktur ve sokaklar buna rağmen tertemizdir. çünkü insanlarda sokağa çöp atılmayacağına dair bilinç var. Bu konuda birçok kişiden Avrupa ülkelerinde aynı durumun olduğunu duydum.
bilinç sahibi bir insan isterse dışarıda bir tane bile çöp kutusu olmasın yine de o çöpü yere atmaz.
"amaan zaten her yer çöp kaynıyor" zihniyetidir
ben çöpümü cebime koyuyorum veya çantama koyuyorum. yanımda taşıyorum. sokağa asla çöp atmam. atanı da sevmem.
zaten bu çöp atan saygısız insanların mesire yerlerinde, kamplarda, plajlarda çöplerini bırakan insanlarla aynı. ertesi gün gittiğimizde her yer plastik şişe ve poşet dolu oluyor. düşüncesiz ve bencil insanlar.
eğer söz konusu kişi patolojik bir manyak değilse bence bu durum büyük oranda aile görgüsü ile alakalı. birey henüz küçük bir çocukken ailesinde ne gördüyse onu kendi normali haline getiriyor.
yere çöp atmayı önemsemeyen bir ailenin çocuğu yere çöp atmanın yanlış bir durum olduğunu dahi bilmiyor, bilemiyor.
peki toplumun en küçük yapı taşı olan aile, ailelerimiz bu durumu neden önemsemiyor? hele ki temizliği dinsel ve kültürel değerlerine bağlı olarak önemseyen bir milletin bu konudaki sıkıntısı nedir? bu olaya sosyolojik açıdan pek çok yorum getirebiliriz, çok daha farklı boyutları da olabilir ama bir açıdan bunun kültürel yozlaşma ile alakalı olduğunu düşünüyorum. değerlerin kaybolması, artık eskiye bağlı kalmayıp geleneklere sırt çevirmek gibi. eh günümüz türk insanının geleneğe bakış açısındaki “demode” yaklaşımını biliyoruz...
peki ama modern avrupa ülkelerinde bu durumu neden göremiyoruz? aile nasıl bir kültürlenme içersinde ki bunu değerleriyle yaşatabiliyor? bunu savaş sonrası avrupa olarak diye düşünürsek refah seviyesinin belli bir kalite düzeyine çıkması ile beraber insanların doğruya, iyiye, estetiğe verdiği anlam ile paralel bir durum ortaya çıkıyor. ekonomisi, eğitimi, yaşam kalitesi günden güne iyileşen avrupalı çevresindeki kaliteyi de arttırmaya yönelik girişimlerde bulunuyor, kurallar koyuyor ve buna uyuyor.
buna göre bu durumun sebeplerini; aile görgüsü, değerlerin yozlaşması, eğitimsizlik, yaşam standartlarının vasat oluşu ile açıklayabiliriz.
türk insanı kendisi için yaşar. kendisi için her şey mübahtır, yapar. kendi rahatı bozulmadığı sürece dünya umrunda değildir. kendisine bir faydası olmadığı sürece gidip de çöpe de atmaz. bunun okumakla da ilgisi yoktur. her kesimden bulursun bu örneği.
nasıl mı değişir??
siz görmezsiniz de belki vicdanlı evlatlar yetistirebilirseniz bir umut işte.
medeniyetsizliktir.
nasıl olsa temizleyen vardır diye düşünür. çevre bilinci, toplum bilinci yoktur.
çünkü kolay.
Türk insanı da kolayı sever.
kimse beklemek, çaba göstermek, zora düşmek istemiyor. çöp için de aynısı geçerli. kim çöpünü toplayacak, çöp kutusu arayacak ya da atacağı yer bulana kadar yanında taşıyacak? at ve kurtul mantığı.
sorunları çözmek yerine kendimizden uzaklaştırmayı, başkalarının başına sarmayı, geçici olarak kurtulmayı tercih ediyoruz. çünkü daha kolay geliyor. ama uzun vadede, anlık kurtulduğumuz her sorun bir şekilde tekrar gelip bizi buluyor.
çöpü, evimizden, yaşam alanımızdan uzak olduğunu düşündüğümüz yerlere atıyoruz. ama bir başkası da aynı düşünceyle gelip çöpünü sokağımıza, bahçemize, kapımızın dibine atabiliyor.
bir insanin bana göre vatan sevgisi ülkesinin doğasını korumakla da eş değerdir. yahu insaf be , yedin içtin bilmem ne ettin hadi niye şişe vs her halti bırakıyorsun, kirletiyorsun. evinde de mi bunu yapıyorsun. sen bir daha aynı yere gelmeyecek misin. böyle mi görmek istiyorsun. valla kim atıyorsa yedi sülalesini anıyorum. lütfen atmayın artık elinize geçen her çöpü çevreye, denize, o güzel yerlere.
-bir kişi yere çöp atsa ne olacak düşüncesizliği
-eğitimsizlik
-cahillik
-empati yoksunluğu...
yukarıdakilerin hemen hemen hepsidir. saygı, bilinç, gelişmişlik ve benzeri değerlerin önemini günlük hayattaki hemen her problemden anlayabiliriz. uzak da olsa o çöpü atmayın etrafa ki, o sizi gördüğü için atan z kuşağı ya da herkes atıyor diyenler de belki bir ümit ya başka bahane bulsun ya da utanma duygusu, görerek, gözlemleyerek öğrenerek atmasınlar. çöpler sadece çalışanlara fazladan iş çıkarıp, insanlara rahatsızlık vermiyor, denize vs atılan çöpler hayvanlara da büyük zararlar veriyor.
vatana olan sevdasını bu kadar çok dillendirip de, vatanına bu kadar çok zarar veren bir toplum daha yoktur sanırım.
cehalet, eğitimsizlik, duyarsızlık ve bütün bunlarla birlikte süper kombinasyon olarak müthiş eğitimsiz ve comar bir aileden geliyor olmak..bunlar malesef bu sarmal içinde o şekilde devam edecekler..arabadan çöp atanlar da bu tipin bir üst versiyonudur..uyarmaya kalkmayın en iyi ihtimalle küfür yer tartaklanırsınız..işin daha da kötüsü bunların yetiştirdiği bir alt nesil de, bu tarz hastalıklı bir ortamda yetiştiği için umutsuz vakadır..
sebepten ziyade sebepleri vardır şöyle ki:
-cahillik
-bencillik
-eğitimsizlik
-sorumsuzluk
-üşengeçlik
-pasaklı olmak
-görmemişlik
bunların içinde en ağır basanı sorumsuzluk maddesidir.
Benim temennim Camilerde, okullarda ve kurumlarda bu konularda uyarıcı ve egitici bilgilerin verilmesi ...
